Otuzuma yaklaşıyorum ve ailenin en küçüğüyüm. Annem ve babamla yaşıyorum. Abim ve ablam evliler ama onlarda bizimle aynı mahallede, hatta aynı sokakta, yaşıyorlar. Eksikliklerini hiç hissetmem, en olmazsa haftada 1 gün kocaman aile yeğenlerle beraber 10 kişi toplanıp yemek yeriz. Hayatımın hiç bir aşamasında aile özlemi çeken geçmişe özlem duyan o melankolik kişilerden olmadım. Ama nedense perşembe günlerini ayrı bi zevkle bekliyorum.
Perşembe günü bizim mahallenin pazarı var. Ben o gün iş dönüşü otobüsten bir durak erken iniyorum ve eve giderken özellikle pazarın içinden geçiyorum. Pis sakalım ve omzumda laptopumla oraya ait değilmiş gibi dursamda pazardan geçerken aldığım o 5 dakikalık hissiyat bana 1 hafta ayrı bir tad veriyor. Uzun zaman düşündüm neden acaba bu perşembe bu kadar güzel ne var bu pazarda beni çeken diye. Derken geçen hafta sebebini farkettim.
Kilosu eşşek kadar paradan sezonun ilk eriklerini satmaya çalışan adamın tezgahının önünden geçerken aldım o kokuyu. Orta yaşlı bi teyzeydi galiba farketmedim. Koku süper bi karışım. Arko Nem el kremi ve talk pudrası kokusu karışımı. Ne zamandır almadım bu kokuyu onu hissetim o an...
Annem böyle kokardı eskiden. 20 sene önce felan. O zamanlar oturduğumuz semtte pazartesi kurulurdu mahalle pazarı, annem böyle kokardı o zaman. O sıklım tıkış pazar yerinde elinden tutmasam da annemi hep o kokudan bulabilirim gibi gelirdi.
Benim ki kaybettiğim bir geçmişe özlem değil, sadece iş hayatından sıyrılıp o annesinin elinden tutup pazara giden çocuk gibi hissetmek için bir bahane. Çok değil ama....haftada 5 dakika yeter.
hangi mahalle ki burası :)
YanıtlaSilblogu oku azcık anlarsın o kadarını =)
YanıtlaSilokudum zaten anladım u.üstün! :)
YanıtlaSil=) pek gizlim saklım yoktur zaten
YanıtlaSilkimsin sennnnnn ?
YanıtlaSiladım uğur üstün hayırdır niye sordun...nedir bu sinir?
YanıtlaSil